AİLE HUKUKU
Aile Hukuku toplumu oluÅŸturan bireylerin kurdukları aile birliÄŸinin saÄŸlıklı ve mutlu bir ÅŸekilde devamı için kurulmuÅŸtur. Kimse, kurduÄŸu yuvanın bir gün dağıldığını görmek istemez. Aile bireyleri arasında yaÅŸanan sürtüÅŸmeler ve davranış bozuklukları ailenin devamını güçleÅŸtirebilir. Arzu edilmese de boÅŸanma gündeme gelebilir. Psikolojik ve hukuki bir süreci olan boÅŸanmanın en doÄŸru ÅŸekilde yönetilmesi ve tarafların haklarının korunarak en baÅŸarılı ÅŸekilde sonlandırılması tüm aile bireyleri için büyük öneme sahiptir. Uzman Aile Hukuku Avukatlarımızla bu hassas süreci müvekkillerimizin en az maddi ve manevi hasarla atlatmaları için çalışırız. BaÅŸarılı bir boÅŸanmanın her iki taraf için de gerçekleÅŸmesi ve anlaÅŸmayla sonuçlanması için tarafımızca çözümler üretilmektedir.
​
BoÅŸanma davasının sonuçlanma süresi boÅŸanma davasının türüne ve adliyedeki iÅŸ yoÄŸunluÄŸuna baÄŸlı deÄŸiÅŸir. AnlaÅŸmalı boÅŸanma davası en kısa süren boÅŸanma davası türüdür. Genellikle, birkaç duruÅŸma sonunda mahkemece karar verilmektedir. AnlaÅŸmalı boÅŸanma olmayan boÅŸanma davalarına çekiÅŸmeli boÅŸanma davaları denir. Davacılar ve davalılar (taraflar), anlaÅŸmalı boÅŸanmadan farklı olarak; boÅŸanma, boÅŸanmanın mali sonuçları ve çocukların durumu hususlarında bir uzlaÅŸmaya varamamış olduklarından bu davalarda hâkim daha fazla araÅŸtırma yapar ve birçok tanık dinler. Bu durum da yargılamanın uzamasına sebep olur.
​
Türk Medeni Kanununda düzenlenen aile hukukuna iliÅŸkin uyuÅŸmazlıkları çözmek Aile Mahkemelerinin görev alanına girer. Bu sebeple, boÅŸanma nedeni ne olursa olsun bütün boÅŸanma davaları Aile Mahkemelerinde açılmak zorundadır. Aile Mahkemelerinin olmadığı yerlerde Asliye Hukuk mahkemeleri de boÅŸanma ve ayrılık davalarına bakmaya görevlidir.
​
BoÅŸanma, geçerli olarak kurulmuÅŸ olan bir evlenmenin, eÅŸlerden birinin talebi üzerine, kanunda öngörülen sebep ve koÅŸullara dayanılarak mahkeme kararıyla sona erdirilmesidir.
Aile Hukuku hangi önemli konuları içerir?
​
Aile Konutu
-
Resmen evli olan karı-kocanın beraber yaÅŸadıkları, ortak yaÅŸamlarını birlikte geçirdikleri, sürekliliÄŸi olan yaÅŸam alanıdır. EÅŸlerin birden fazla evi olsa da yalnızca bir tanesi, yoÄŸun olarak yaÅŸadıkları ev, aile konutu olur. Zaman zaman yaÅŸanılan yazlık, daÄŸ evi, yayla evi gibi yerler aile konutu olarak nitelendirilmez.
-
EÅŸlerden biri, diÄŸer eÅŸin açık rızası bulunmadıkça, aile konutu ile ilgili kira sözleÅŸmesini feshedemez, aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz. EÅŸiniz sizin rızanız olmadıkça kira sözleÅŸmesini feshederek evinizi tahliye etmenize neden olamaz, evi baÅŸkasına satamaz, ev üzerinde ipotek tesis edemez.
-
Aile konutu üzerindeki haklarınızı tam olarak korumanız için tapuda ÅŸerh koymanız doÄŸru olacaktır. Aile konutu ÅŸerhi için dava açıp mahkemeden karar alınması zorunluluÄŸu yoktur. BulunduÄŸunuz yerdeki Tapu Sicil MüdürlüÄŸü'ne yanınızda gerekli evraklarla (Nüfus cüzdanınız, evlilik cüzdanınız ve muhtarlıktan alacağınız ikametgah belgesi) gidip istemde bulunmanız yeterli olacaktır.
-
Tapuda bu ÅŸerh bulunmasa dahi eÅŸinizle birlikte yaÅŸadığınız ev aile konutudur. Lakin eÅŸiniz bu evi satarsa burada iki sonuçla karşılaşılabilir. EÄŸer evi satın alan kiÅŸi bu evin aile konutu olduÄŸunu biliyor ise, satışın iptali için dava açabilirsiniz. Bilmiyorsa, satın alan kiÅŸinin iyi niyeti korunur ve satış iptal edilemez. Bu nedenle, tapuda aile konutu ÅŸerhi koydurmanız hak kaybına uÄŸramanızın kesinlikle önüne geçecektir.
Aldatma Durumu
-
Evlenme ile kurulan evlilik birliÄŸi cinsel sadakat yükümlülüÄŸünü de beraberinde getirir. Aldatma (zina) evlilik birliÄŸine karşı yapılmış en büyük hakaret ve sadakatsizliktir. Bu sebeple mutlak bir boÅŸanma sebebidir. Hâkim zinanın varlığına ikna olursa, baÅŸka bir sebep olmaksızın evliliÄŸi sona erdirir.
-
Zina sebebine baÄŸlı olarak boÅŸanmak isteyen eÅŸ bunu hukuka uygun her türlü delille ispatlayabilmelidir.
-
Zina sebebinin öÄŸrenildiÄŸi tarihten itibaren altı ay ve her durumda zina eyleminin gerçekleÅŸmesinin üzerinden beÅŸ yıl geçmesiyle zina sebebine dayanarak boÅŸanma davası açma hakkı düÅŸer. Böyle bir durumda boÅŸanma sebebi olarak evlilik birliÄŸinin temelinden sarsılması dayanak gösterilerek boÅŸanma davası açılabilir. BoÅŸanma davasını açarken boÅŸanma sebebinizi hem zina hem evlilik birliÄŸinin temelinden sarsılması olarak göstermeniz lehinize olacaktır.
-
Zina sebebiyle boÅŸanma halinde, mal rejiminin tasfiyesi davasında hâkim zina yapan eÅŸin artık deÄŸerdeki pay oranının azaltılmasına veya kaldırılmasına karar verebilir. Kural olarak boÅŸanmadan sonra eÅŸler artık deÄŸer üzerinde eÅŸit olarak yani ½ oranında hak sahibidir. Ancak eÅŸlerden biri zina yapmışsa bu oran hâkim tarafından azaltılabilir veya tamamen ortadan kaldırılabilir. Aynı durum hayata kast sebebiyle boÅŸanmada da söz konusudur.
-
Biseksüel birliktelikler zina sayılmamaktadır. Ancak haysiyetsiz yaÅŸama veya evlilik birliÄŸinin temelinden sarsılması sebeplerine dayanarak boÅŸanma davası açabilirsiniz.
-
EÅŸinizin zina yaptığını ispat için telefon görüÅŸmelerinin veya mesajların içerikleri GSM operatörlerinden temin edemezsiniz. Çünkü görüÅŸmeler ve mesajlaÅŸmalar kaydedilmemektedir. DiÄŸer taraftan, konuÅŸma ve mesajların tarih ve saatlerine iliÅŸkin bilgiler talebiniz üzerine mahkemece GSM operatörlerinden istenebilir.
-
Evlilikte sadakat yükümlülüÄŸü boÅŸanma davası sürecinde devam eder. BoÅŸanma kararı kesinleÅŸinceye -BoÅŸanma kararı verilip, temyiz edilirse Yargıtay'ca onanıncaya kadar- eÅŸler birbirine sadık kalmalıdır. Aksi halde bu durum zina teÅŸkil eder.
-
KiÅŸiyle tek seferlik bir cinsel iliÅŸki zina sebebiyle boÅŸanma davası açmak için yeterlidir. Dava açmak için eÅŸiniz ve 3. KiÅŸi arasında duygusal bir baÄŸ olması ÅŸartı aranmaz.
-
Zina hukuka uygun her türlü kanıtla (otel kayıtları, fotoÄŸraflar, mektuplar, sms mesajları, tanık beyanları vs.) ispat edilebilir. Lakin yemin ve ikrar zina sebebiyle açılmış bir boÅŸanma davasında delil olarak kabul edilmeyecektir.
-
EÅŸlerden birinin daha önce zinaya baÅŸlaması daha fazla kusurlu olduÄŸu anlamına gelmez ve diÄŸer eÅŸe zina yapma hakkı vermez. Bu sebeple her iki eÅŸ de zina eylemini gerçekleÅŸtirmiÅŸlerse her iki eÅŸ de birbirlerine boÅŸanma davası açabilirler.
-
Zinadan söz edebilmek için cinsel bir iliÅŸkinin varlığı gereklidir. Cinsel iliÅŸki içermeyen kur yapmalar sadakatsizlik olsa bile tek baÅŸlarına zina sebebiyle boÅŸanma davası açmak için yeterli deÄŸildirler. Sadece, zinanın varlığına fiili karine oluÅŸturabilirler. EÅŸlerden birinin geçerli bir sebep yokken karşı cinsle ev, otel gibi kapalı mekânlarda yalnız kalması, tenha yerlerde görülmesi, samimi fotoÄŸraflar çektirmesi, sık sık ve özellikle gece vaktinde telefonla konuÅŸması gibi hallerde zina gerçekleÅŸmiÅŸ olarak kabul edilir.
Eşlerden Birinin Akıl Hastalığına Yakalanması
-
Akıl hastası olan eşin eylemleri iradi olmadığından anlaşmalı boşanma yoluna gidilemez.
-
Akıl hastalığı iyileÅŸmez durumda ve evliliÄŸi çekilmez hale getiriyorsa, mevcut koÅŸullarda akıl hastalığı bir boÅŸanma sebebidir. Ancak söz konusu akıl hastalığının resmi saÄŸlık kurulu raporuyla tespit edilmesi gerekmektedir.
-
Bu durumda boÅŸanma davası veya evliliÄŸin iptali davası açabilirsiniz.
-
Herhangi bir süre bekleme mecburiyeti yoktur. Dava her zaman açılabilir.
-
EÅŸlerden birinin akıl saÄŸlığını yitirmesi durumunda ve mali durumu nafaka ödemesine yeterli ise yoksulluk nafakası isteyebilirsiniz.
-
Eşin rahatsızlığı tedavi edilebilir bir rahatsızlık ise ve eş tedavi olmayı reddetmiyor ise bu rahatsızlık başlı başına bir boşanma sebebi olarak değerlendirilmez.
Anlaşmalı Boşanma
-
BoÅŸandığınız eÅŸinizle yeniden evlenip, tekrar boÅŸanmak isterseniz anlaÅŸmalı boÅŸanmada bir yıllık süre, son yaptığınız evliliÄŸin süresi dikkate alınarak belirlenecektir.
-
Bir yıllık süre dolmadıysa, anlaÅŸmalı boÅŸanma yoluna gidilemez ancak dava reddedilmez. Mahkemece, tarafların iddia ve savunmaları çerçevesinde, diÄŸer boÅŸanma sebeplerinin gerçekleÅŸip gerçekleÅŸmediÄŸi, evlilik birliÄŸinin temelinden sarsılmış olup olmadığının araÅŸtırması yapılır ve sonuca göre karar verilir.
-
Bir yıllık süreyi birlikte geçirip geçirmemenin anlaÅŸmalı boÅŸanmaya etkisi yoktur. Bir araya hiç gelmemiÅŸ de olsanız bir yıllık süre sonunda anlaÅŸmalı boÅŸanma davası açabilirsiniz.
-
Evlilikte bir yılın dolup dolmadığını hâkim kendiliÄŸinden araÅŸtıracak ve gözetecektir.
-
Evlilik tarihinden davanın açıldığı tarih arasında bir yıl geçmelidir. Davanın açıldığı tarih ise boÅŸanma davası dilekçesinin harcı ödenerek mahkemeye verildiÄŸi tarihtir.
-
Dava açıldıktan sonra anlaÅŸmalı boÅŸanmanın gerçekleÅŸmesi sadece ıslah yoluyla mümkündür.
-
Hâkim anlaÅŸmalı boÅŸanmaya iliÅŸkin ÅŸartların gerçekleÅŸtiÄŸine kanaat getirirse boÅŸanmaya karar verir. BoÅŸanmanın ne kadar süreceÄŸi aranızdaki anlaÅŸmanın içeriÄŸine ve mahkemenin iÅŸ yüküne baÄŸlıdır. Genellikle birkaç duruÅŸma sonunda karar verilmektedir.
-
Evlilik en az bir yıl sürmüÅŸ ise, eÅŸlerin birlikte baÅŸvurması ya da bir eÅŸin diÄŸerinin davasını kabul etmesi halinde evlilik birliÄŸi temelinden sarsılmış sayılır. Bu halde boÅŸanma kararı verilebilmesi için, hâkimin tarafları bizzat dinleyerek iradelerinin serbestçe açıklandığına kanaat getirmesi ve boÅŸanmanın mali sonuçları ile çocukların durumu hususunda taraflarca kabul edilecek düzenlemeyi uygun bulması ÅŸarttır. EÄŸer bu ÅŸartlar tamam olursa hakim boÅŸanmaya karar verecektir.
Ayrılık Durumu
-
Terk edilme sebebiyle boÅŸanma davası açabilmeniz için eÅŸinizin ortak konuttan ayrılmasının hukuka aykırı ÅŸekilde gerçekleÅŸmiÅŸ olması gerekir. Ayrılık kararı sebebiyle ortak konuttan ayrılmak hukuka uygun olduÄŸunda terk sebebiyle boÅŸanma davası açamazsınız.
-
Mahkeme tarafından ayrılık kararı verilebilmesi için ayrılığa veya boÅŸanmaya iliÅŸkin açılmış bir dava olmalıdır. BoÅŸanma sebepleri gerçekleÅŸmelidir. Ortak hayatın yeniden kurulması olasılığı bulunmalıdır.
-
Açılan bir davada davacı boÅŸanma davası açmakta haklı ise ( mesela davalı eÅŸi ona hakaret edip ÅŸiddet uyguladıysa), mahkemece tarafların barışma ve evliliklerini devam ettirme ihtimali olduÄŸu kanaatine varılırsa bu durumda ayrılık kararı verilir.
-
BoÅŸanma sebepleri gerçekleÅŸmiÅŸse isterseniz yalnızca ayrılığa iliÅŸkin dava açabilirsiniz. Dava ayrılık davası ise hâkim boÅŸanmaya hükmedemez.
-
Ayrılık süresi en az bir yıl en çok üç yıldır. Bu sınırlar dâhilinde olmak üzere süre hâkim tarafından takdir edilecektir. Ayrılık süresi ayrılık kararının kesinleÅŸtiÄŸi tarihten itibaren baÅŸlayacaktır.
-
Kanun bu snca bir yıldan üç yıla kadar verilen ayrılık kararı sonunda evlilik birliÄŸi yeniden kurulamamış olursa hâkim hakkınızda boÅŸanma kararını verecektir.
Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması
-
EÅŸiniz bir baÅŸkasıyla karı koca gibi uzun zamandır yaşıyorsa, bu durumda eÅŸiniz ağır kusurludur. EÄŸer sizin de az da olsa kusurunuz varsa, söz konusu evliliÄŸin devamının korunmaya deÄŸer bir yönü olmadığı ve bu nedenle itirazınızın hakkın kötüye kullanılması niteliÄŸinde olduÄŸu kabul edilir. Bu durumda boÅŸanmaya karar verilir.
-
Kusurlu olan Davalının boÅŸanmaya karşı çıkması evliliÄŸin kurtarılmasına yönelikse, bu durum hakkın kötüye kullanılmasını teÅŸkil etmez. Bu durumda, dava reddedilir yani boÅŸanma kararı verilmez.
-
Evlilik birliÄŸinin temelinden sarsılması sebebiyle açılan boÅŸanma davalarında, davanın kabulü için davalının az da olsa bir kusurunun olması gerekir.
-
BoÅŸanma sebeplerinden herhangi birine dayanarak açtığınız boÅŸanma davasının reddedilmesi durumunda kararın kesinleÅŸtiÄŸi tarihten ibaren üç yıl geçmiÅŸ ve bu üç yıl içerisinde ortak hayat yeniden kurulamamışsa, evlilik birliÄŸinin temelinden sarsılması söz konusudur. EÅŸlerden birinin istemi üzerine boÅŸanmaya karar verilecektir.
-
Her kadın doÄŸum yapma hakkına haizdir. EÅŸinizin tıbbi zorunluluk olmadığı halde gebeliÄŸinizi sonlandırmanız için size baskı yapması, duygusal ÅŸiddet içerdiÄŸi için, evlilik birliÄŸinin sarsılmış olduÄŸu gerekçesiyle boÅŸanma davası açabilirsiniz. Aynı ÅŸekilde çocuk sahibi olmak istemeyen kadınların da evlilik birliÄŸini sarsmaları nedeniyle dava açılabilir ve boÅŸanma talep edilebilir.
-
Hâkim tarafından boÅŸanma kararı verilebilmesi için birliÄŸin temelinden sarsılmış olması gerekir. Ortak hayatı sürdürmeleri eÅŸlerden beklenmemelidir artık. Evlilik birliÄŸinin devamında davalı ve çocuklar bakımından korumaya deÄŸer bir yarar kalmamış olmalıdır. YaÅŸ farkı tek başına boÅŸanma sebebi deÄŸildir. YaÅŸ farkının boÅŸanma sebebi olabilmesi için evlilik birliÄŸini sarsıyor olması gerekmektedir.
-
Kusurlu taraf da dava açma hakkına sahip olsa da tam kusurlu eÅŸ Yargıtay uyarınca davacı olmamalıdır.
-
Davalıya atfı mümkün hiçbir kusur söz konusu deÄŸilse tam kusurlu eÅŸin açtığı evlilik birliÄŸinin temelinden sarsılması sebebiyle boÅŸanma davası reddedilmelidir. Davalının az da olsa kusuru olmalıdır.
-
Az kusurlu davalının açılan davaya itiraz hakkı bulunmamaktadır. İtiraz hakkın kötüye kullanılması niteliÄŸinde ise reddedilir. Hakkın kötüye kullanılması sayılan itirazlar, birlikte yaÅŸamaktan kaçınanın itirazı, hakaret edenin itiraz, yabancı mahkemede boÅŸanma kararı almış olanın itirazı vb., Evlilik birliÄŸinin devamında davalı ve çocuklar bakımından korumaya deÄŸer bir yarar kalmamalıdır.
Fiili Ayrılık Sebebiyle Boşanma
-
Fiili ayrılık Medeni Kanun'da düzenlenmiÅŸ mutlak bir boÅŸanma sebebidir. Buna göre boÅŸanma sebeplerinden herhangi biriyle açılmış bulunan davanın reddine karar verilmesi ve bu kararın kesinleÅŸtiÄŸi tarihten baÅŸlayarak üç yıl geçmesi halinde, her ne sebeple olursa olsun ortak hayat yeniden kurulamamışsa evlilik birliÄŸi temelden sarsılmış sayılır ve eÅŸlerden birinin istemi üzerine boÅŸanmaya karar verilir.
-
Fiili ayrılık sebebiyle boÅŸanmak için gereken koÅŸullar ÅŸunlardır:
-Reddedilmiş bir boşanma davası bulunmalıdır,
-Ret kararı kesinleşmelidir.
-Ret kararının kesinleÅŸmesinden sonra en az üç yıl geçmiÅŸ olmalıdır.
-Ret kararının kesinleşmesinden sonra ortak hayat yeniden kurulamamış olmalıdır.
-
BoÅŸanma davanıza bakan mahkemenin verdiÄŸi ret kararı kesin bir karar deÄŸildir. Bu kararın kesinleÅŸmesi için ya temyiz süresinin temyiz olunmaksızın geçmesi ya da temyiz edilen kararın Yargıtay'ca onanması gerekir. Ancak, davadan feragat söz konusuysa, davanın kesinleÅŸme tarihi feragat tarihidir. Aleyhine baÅŸvurulacak hiçbir kanun yolu kalmayan karara kesinleÅŸmiÅŸ karar denir.
-
EÅŸinizle aranızda birden çok boÅŸanma davanız varsa üç yıllık süre ÅŸartı hangi dava için gerçekleÅŸmiÅŸse o davaya dayanak alarak davayı açmalısınız. Örnek olarak iki ayrı tarihte iki ayrı boÅŸanma davası açtınız. Birincisinde ret kararı verildi. KesinleÅŸmedi ve Yargıtay'da incelenmesi devam ediyor. İkinci ret kararı kesinleÅŸtiyse, ikinci davaya dayanarak davanızı açmalısınız.
-
Feragat sebebiyle reddedilen boÅŸanma davaları da fiili ayrılık sebebiyle boÅŸanma davalarına dayanak oluÅŸturabilir. Ayrıca, bu durumda üç yıllık bekleme süresinin baÅŸlama tarihi, feragat tarihidir.
-
Åžayet eÅŸinizin soyadını kullanmakta menfaatiniz varsa, soyadını kullanmanızın eÅŸinize zarar vermeyeceÄŸini ispat ettiÄŸiniz takdirde isteminiz üzerine aile mahkemesi tarafından eÅŸinizin soyadını taşımanıza karar verilebilir.
Yabancı Mahkemelerde Boşanma
-
Yabancı mahkemenin vermiÅŸ olduÄŸu boÅŸanma kararının aslı mühürlü ve ıslak imzalı olmalıdır. Karara apostil ÅŸerhi de eklenmelidir. Gereken belgeler:
-Yabancı mahkemenin boÅŸanma kararının kesinleÅŸmiÅŸ olduÄŸunu gösterir ÅŸerh yahut belge.
-Yabancı mahkeme kararının Türkçe çevirisi. Çeviri yeminli tercüman aracılığıyla yapılmalıdır ve daha sonra noterce veya konsoloslukça onaylanmalıdır.
-
Yurtdışında alınmış olan boÅŸanma kararının Türkiye'de geçerli olması için Türkiye'de aile mahkemesinde tanıma ve tenfiz davası açılması gerekir.
-
Tanıma ve tenfiz kararı verilebilmesi için boÅŸanmanın yurtdışında kesin olarak sonuçlanması gerekmektedir. Bu davalarda yeniden yargılama yapılmaz, ilk yapılan yargılamanın Türk hukukuna uygun olup olmadığı araÅŸtırılır.
-
Taraflardan birinin hatta ikisinin de Türk olmaması boÅŸanma davasının Türkiye' de açılmasına engel deÄŸildir. EÅŸlerin ayrı vatandaÅŸlıkta olmaları hâlinde müÅŸterek mutad mesken hukuku, bulunmadığı takdirde Türk hukuku uygulanır.
Hayata Kast Edilmesi
-
Hayata kast edilmesi, karı veya kocadan birinin, diÄŸer eÅŸi öldürmek amacıyla yaptığı eylemlerdir. Medeni Kanun'da düzenlenen boÅŸanma sebeplerinden biridir.
-
Hayata kast eyleminin öÄŸrenilmesinden itibaren altı ay, öÄŸrenilmese bile eylemi takip eden 5 yıl içerisinde dava açılmalıdır.
-
EÅŸin yakınlarını öldürmeye yönelik eylemler bu kapsama girmez, eylemin mutlaka eÅŸe yönelik olması gereklidir. Buna karşın, diÄŸer boÅŸanma sebeplerinden olan suç iÅŸleme sebebiyle veya evlilik birliÄŸinin temelinden sarsılması sebebiyle boÅŸanma davası açabilirsiniz.
-
Ölüm tehlikesine seyirci kalınması durumunda hayata kast varsayılır. Bir kaza sonrası ağır yaralanan eÅŸini, tedavi görmeyerek ölmesini saÄŸlamak amacıyla hastaneye götürmeyen eÅŸe bu kapsamda boÅŸanma davası açılabilir.
-
Hayata kast sebepli boÅŸanma davası açabilmeniz için, eÅŸinizin eylemi öldürmeye yönelik olmalıdır, dolayısıyla öldürme amaçlanmıyorsa, ÅŸiddet bu kapsama girmez.
-
Ciddi olarak ifade edilse de, öldürme tehdidi hayata kast sebebiyle boÅŸanma davası açma hakkını eÅŸe vermez.
Haysiyetsiz Hayat Sürülmesi
-
Haysiyetsiz hayat sürme toplumdaki anlayışa göre belli bir süreden beri devamlı olarak namus, ÅŸeref ve haysiyet kavramlarıyla baÄŸdaÅŸmayacak ÅŸekilde yaÅŸamaktır. Haysiyetsiz hayat sürme Türk Medeni Kanunu'nda düzenlenmiÅŸ olan boÅŸanma sebeplerinden biridir.
-
AyyaÅŸlık, kumarbazlık, homoseksüellik, uyuÅŸturucu bağımlısı olmak, randevu evi iÅŸletmek gibi hallerde kiÅŸinin haysiyetsiz hayat sürdüÄŸü kabul edilir.
-
Bu davalarda belirli süreler yoktur ancak haysiyetsiz hayat sona erdikten uzun süre sonra açılan bir davada mahkemece boÅŸanmanın reddi yönünde karar verilmesi ihtimali yüksektir.
-
EÅŸinizin haysiyetsiz yaÅŸam sürdüÄŸü mahkemece tespit edilir ve boÅŸanmaya karar verilirse, çocuÄŸun velayeti haysiyetsiz hayat süren kiÅŸiye verilmez.
-
Haysiyetsiz hayat sürmeyi dayanak göstererek, boÅŸanma veya ayrılık davası açabilirsiniz. Bununla birlikte, açılmış olan bir boÅŸanma davasında hakim barışma ihtimali görürse boÅŸanma yerine ayrılığa karar verebilir.
-
Kumar alışkanlığı olan ve ailenizi fakirliÄŸe sürükleyen eÅŸinize haysiyetsiz hayat sürme sebebiyle boÅŸanma davası açabilirsiniz. Burada önemli olan husus eÅŸin evlenirken bu durumu biliyor oluÅŸu deÄŸil bu durumun evlendikten sonra ortak yaÅŸamı çekilmez hale getirmiÅŸ olmasıdır.
Mal Paylaşımı
-
2002 yılından önce yasal mal rejimi mal ayrılığı iken 2002 yılından sonra yasal mal rejimi edinilmiÅŸ mallara katılma olarak kabul olmuÅŸtur. Bu sebeple 1998'ten 2002'ye kadar olan süre için mal ayrılığı ( eÄŸer baÅŸka bir rejim seçilmediyse) 2002-2005 yılları arasında ise edinilmiÅŸ mallara katılma rejimi uygulanacaktır.
-
Krediyle ortaklaÅŸa alınan mülkiyet. EÄŸer eÅŸler mülkiyetin kimde kalacağı konusunda anlaÅŸmaya varamamışlar ise boÅŸanma sonrasında uygulanacak mal rejimi devreye girer. EÄŸer bu rejim, yasal mal rejimi olan edinilmiÅŸ mallara katılma ise, ev hangi eÅŸin üzerineyse mülkiyet onda kalmaya devam eder ancak, bu eÅŸ diÄŸer eÅŸe mal rejiminin tasfiyesine iliÅŸkin hükümler çerçevesinde mahkemece hesaplanacak bir miktarı ödemek zorundadır. BoÅŸanma davasının açılma tarihinden önce ödenen krediler edinilmiÅŸ mal, sonrasında ödenenler ise kiÅŸisel mal olarak kabul edilir ve hesaplamalar buna göre yapılır. BoÅŸanmadan sonra ev kimin mülkiyetindeyse kredi borçlarından da o sorumlu olacaktır.
-
1 Ocak 2002'den itibaren (Farklı bir mal rejimi seçilmediyse) tüm evli çiftler için uygulanacak yasal mal rejimi edinilmiÅŸ mallara katılma rejimidir. Bir eÅŸin edinilmiÅŸ malları ÅŸunlardır:
-1. Çalışmasının karşılığı olan edinimler,
-Sosyal güvenlik veya sosyal yardım kurum ve kuruluÅŸlarının veya personele yardım amacı ile kurulan sandık ve benzerlerinin yaptığı ödemeler,
-Kişisel mallarının gelirleri,
-EdinilmiÅŸ malların yerine geçen deÄŸerler.
-
Edinilmiş mallar tasfiyeye girerken kişisel mallar tasfiyeye girmez. Aşağıda sayılanlar kişisel maldır:
-Eşlerden birinin yalnız kişisel kullanımına yarayan eşya,
-Mal rejiminin başlangıcında eşlerden birine ait bulunan veya bir eşin sonradan miras yoluyla ya da herhangi bir şekilde karşılıksız kazanma yoluyla elde ettiği malvarlığı değerleri,
-Manevî tazminat alacakları,
-KiÅŸisel mallar yerine geçen deÄŸerler.
-
Ailenizden size geçen mallar kiÅŸisel malınızdır. BoÅŸanma durumunda eÅŸiniz kiÅŸisel malların deÄŸerlerinden alacak hakkı talep edemez. Ancak bu malların geliri varsa bunlar edinilmiÅŸ mal sayılacağından sadece bu kısmın yarısı için katılım alacağı talep edebilir. ÖrneÄŸin; eÅŸlerden birine miras kalmış olan daireyi diÄŸer eÅŸ talep edemez. Ancak bu dairenin kira geliri edinilmiÅŸ mal olarak kabul edilir ve diÄŸer eÅŸin bu kira bedeli üzerinde talep hakkı vardır.
-
Kural olarak evlilik sırasında kadına takılan ziynet eÅŸyalarının, kim tarafından alınmış olursa olsun kadına bağışlanmış sayıldığı ve boÅŸanma durumunda kadına iadesinin gerektiÄŸi Yargıtay tarafından kabul edilir. Ziynetlerin aynen iadesi mümkün deÄŸilse (bozdurma vb. hallerde) bedelleri iade edilecektir. Ziynet eÅŸyaları kiÅŸisel mal kategorisine girmektedir. Ancak ziynet eÅŸyalarının evin ihtiyaçları, düÄŸün borçları, balayı gibi çeÅŸitli sebeplerle iade edilmemek üzere kocaya verildiÄŸinin ve kadının isteÄŸi ve onayı ile bozdurulup harcandığının kanıtlanması halinde koca ziynet eÅŸyalarını iadeden kurtulur.
-
1 Ocak 2002'den itibaren (Farklı bir mal rejimi seçilmediyse) tüm evli çiftler için uygulanacak yasal mal rejimi edinilmiÅŸ mallara katılma rejimidir. Buna göre evlilik süresi içinde edinilmiÅŸ olan mallar kimin üzerine olursa olsun bir ortaklığın varlığı kabul edilir. Kanunda kiÅŸisel mal olarak sayılmış olan mallar dışında evlilik birliÄŸi süresi içinde edinilmiÅŸ mallar paylaşıma katılır.
-
Türk Medeni Kanunu uyarınca; KiÅŸisel Mallar:
-1. Eşlerden birinin yalnız kişisel kullanımına yarayan eşya,
-2. Mal rejiminin başlangıcında eşlerden birine ait bulunan veya bir eşin sonradan miras yoluyla ya da herhangi bir şekilde karşılıksız kazanma yoluyla elde ettiği malvarlığı değerleri,
-Manevî tazminat alacakları,
-KiÅŸisel mallar yerine geçen deÄŸerler.
-
EdinilmiÅŸ Mallar:
-Çalışmasının karşılığı olan edinimler,
-Sosyal güvenlik veya sosyal yardım kurum ve kuruluÅŸlarının veya personele yardım amacı ile kurulan sandık ve benzerlerinin yaptığı ödemeler,
-Çalışma gücünün kaybı nedeniyle ödenen tazminatlar,
-Kişisel mallarının gelirleri,
-EdinilmiÅŸ malların yerine geçen deÄŸerler.
-
Yasal mal rejimi olan edinilmiÅŸ mallara katılma rejiminin yanı sıra eÅŸler mal ayrılığı, paylaÅŸmalı mal ayrılığı veya mal ortaklığı rejimlerinden bir tanesini seçme hakkına da sahiptirler.
Nafaka Ödenmesi
-
Tedbir nafakası: Hâkim boÅŸanmadan önce veya boÅŸanma davası sırasında eÅŸ ve reÅŸit olmayan çocuklar yararına nafakaya hükmedebilir.
-
Yoksulluk nafakası: BoÅŸanma yüzünden yoksulluÄŸa düÅŸecek taraf kusuru daha ağır olmamak koÅŸuluyla geçimi için diÄŸer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir.
-
İştirak nafakası: Çocukların geleceÄŸinin korunması-eÄŸitimi-terbiyesi için boÅŸanma kararından sonra velayeti kendisine verilmemiÅŸ olan eÅŸin çocukları için vermesi gerekli olan bir nafaka çeÅŸididir.
-
Nafakaya iliÅŸkin kararlara uymayan eÅŸ hakkında üç aya kadar tazyik hapsi verilebilmektedir. Ancak bunun için öncelikle eÅŸinizle ilgili bir icra takibi baÅŸlatmalısınız. İcra takibine ve borçluya ve varsa avukatına tebligat yapılmasına raÄŸmen ödenmesi gereken sürede nafaka ödenmezse, icra takibini yaptığınız yerdeki icra mahkemesine ÅŸikayette bulunmalısınız. Aylık nafakaya hükmedilmesi halinde icra emrinin tebliÄŸi ile ÅŸikayet tarihi arasında iÅŸlemiÅŸ en az bir aylık nafaka borcu bulunmalıdır.
-
İcra ve İflas Kanunu'nda yer alan hükümlere iliÅŸkin olarak icra ceza mahkemeleri tarafından verilen hapis cezalarına tazyik hapsi denilmektedir. Nafakaya iliÅŸkin kararların gereÄŸini yerine getirmeyen, yani nafakayı belirlenen sürelerde ödemeyen kiÅŸiye, ÅŸikayet üzerine, 3 aya kadar tazyik hapsi verilir.
-
Nafaka ister tedbir, ister iÅŸtirak, isterse yoksulluk nafakası olsun, nafakanın ödenmemesi halinde ÅŸikayet üzerine 3 aya kadar tazyik hapsi cezası verilir.
-
Nafaka ödenirse hapis cezası kalkar. Ayrıca hapis cezası uygulanmaya baÅŸlanmış olsa dahi nafaka borçlusu borcunu ödediÄŸi takdirde tahliye edilir.
-
BaÅŸka bir erkekle fiilen evliymiÅŸ gibi karı koca hayatı yaÅŸayan, geçimi bu kiÅŸi tarafından saÄŸlanan kadın lehine tedbir nafakasına hükmedilmez.
-
Tedbir nafakası verilirken tarafların kusur durumu incelenmez, burada amaçlanan boÅŸanma davası sırasında eÅŸin ekonomik olarak zor duruma düÅŸmesinin önüne geçilmesi için tedbir alınmasıdır, dolayısıyla nafakanın kaldırılmasına karar verilmez.
-
Tedbir nafakası davanın açıldığı tarihte hak edilir, dolayısıyla hakim tedbir nafakasına dava tarihinden itibaren hükmeder.
-
Dava sonuçlanıncaya kadar, daha önce istemediÄŸinizi beyan etmiÅŸ olsanız dahi, tedbir nafakası isteme hakkınız vardır. Ancak bu durumda tedbir nafakasına dava tarihinden itibaren deÄŸil, talepte bulunduÄŸunuz tarihten itibaren karar verilecektir.
-
BoÅŸanma veya ayrılık davası sırasında hakim, davanın devamı sürecinde gerekli tedbirleri kendiliÄŸinden alır. Tedbir nafakası eÅŸlerin geçimine iliÅŸkin geçici önlemlerdendir. Dolayısıyla eÄŸer koÅŸulları varsa hakim tarafından kendiliÄŸinden lehinize tedbir nafakasına hükmedilecektir.
-
Mahkeme nafaka takdiri yaparken kendisinden nafaka istenen eÅŸin mali gücünü, sosyal ve ekonomik durumunu göz önünde bulundurur. Bu sebeple nafaka ödeyecek tarafa, ödemesi beklenemeyecek meblaÄŸda bir nafaka yükletilmesi genellikle söz konusu olmaz. Mahkemece belirlenen nafakanın fazla olduÄŸunu düÅŸünüyorsanız bu kararı temyiz edebilirsiniz.
-
Nafaka çeÅŸitlerinden olan yoksulluk ve tedbir nafakası çocuk olmasa bile zor durumda bulunan eÅŸ tarafından diÄŸer eÅŸten istenebilir. Yoksulluk nafakasında boÅŸanma yüzünden yoksulluÄŸa düÅŸecek taraf (boÅŸanmada kusuru daha ağır olmamak koÅŸulu ile) geçimi için diÄŸer taraftan mali gücü oranında nafaka isteyebilir. Ayrıca, boÅŸanma davası açan eÅŸ ekonomik olarak zor durumda ise, mahkemece dava süresi boyunca belli miktarda bir paranın tedbir nafakası olarak ödenmesine hükmedilir. Tedbir nafakası, mahkemece aksine bir hüküm verilmemiÅŸse, hüküm kesinleÅŸinceye kadar devam eder. Tedbir nafakasına bir talep olmaksızın hakim tarafından re'sen karar verilebilecekken, yoksulluk nafakası için mutlaka talepte bulunulması gerekmektedir.
-
Evlilik birliÄŸinde tarafların mevcut veya beklenen menfaatler yönünden maddi yararları vardır. Taraflar, boÅŸanmayla bu maddi olanaklardan yoksun kalırlar. İşte kusursuz veya daha az kusurlu olan tarafın, kusurlu diÄŸer taraftan, boÅŸanmayla evlilik birliÄŸi sona erdiÄŸinden kendisinin mahrum kaldığı maddi olanakların karşılığı olarak maddi tazminat istemeye hakkı vardır. Birçok boÅŸanma davasında boÅŸanmaya sebep olan olaylardan dolayı diÄŸer tarafın kiÅŸilik hakları saldırıya uÄŸrar. ÖrneÄŸin aile içi ÅŸiddet uygulanması halinde ÅŸiddet eylemi boÅŸanma sebebi olduÄŸu gibi aynı zamanda ÅŸiddete uÄŸrayan tarafın kiÅŸilik haklarını da ihlal eder niteliktedir. KiÅŸilik hakları ihlal olan tarafın, kusurlu diÄŸer taraftan manevi tazminat olarak uygun bir para istemeye hakkı vardır.
-
Tarafların mali durumlarının deÄŸiÅŸmesi veya hakkaniyetin gerektirdiÄŸi hallerde nafaka miktarının deÄŸiÅŸtirilmesi için dava açılabilir. ÖrneÄŸin nafaka alacaklısı kadın daha önce bir iÅŸte çalışmıyorken yeni bir iÅŸe baÅŸladıysa nafaka borçlusu koca nafakanın indirilmesi için dava açabilir. Veya geçen zaman içinde belirlenen nafakanın günün koÅŸullarına göre yetersiz kalması, ihtiyaçların artması gibi sebeplerle nafaka alacaklısı kadın, nafaka borçlusu eski eÅŸe nafakanın artırılması talebiyle dava açabilir.
-
Nafaka miktarının tespitinde kesin bir sınır ya da kriter söz konusu deÄŸildir. Hakim somut olayın özelliklerine, tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına göre takdir hakkını da kullanarak hakkaniyete göre nafaka miktarını tayin eder. Nafaka tayininde kendisinden nafaka istenen eÅŸin mali gücü göz önüne alınır.
-
Nafaka alan eÅŸin yeniden evlilik yapması, EÅŸlerden birinin ölmesi Hallerinde kendiliÄŸinden kalkar.
-
Nafaka alanın hasiyetsiz bir hayat sürmesi, Nafaka alanın yoksulluktan kurtulması, Nafaka alanın bir evlenme akdi olmaksızın fiilen karı koca gibi baÅŸka biriyle karı-koca hayatı yaÅŸaması (İmam nikahlı evlilik), Bu nedenlerden birisinin varlığı halinde ise nafaka yükümlüsü nafakanın kaldırılması davası açabilir.
Tanıkların Mahkemeye Davet Edilmesi
-
Mahkeme tarafından tanıklarınıza duruÅŸmaya gelip tanıklık yapmaları için tebligat gönderilir. Tebligat için mahkemece belirlenen masrafı önceden dosyaya yatırmak gerekir. Bu tebligatta davanın hangi mahkemede olduÄŸu, duruÅŸma tarih ve saati tanığa bildirilir.
-
Tanığın yakın akraba olması tanık olarak dinlenmesine engel deÄŸildir. Önemli olan ifadelerin gerçeÄŸe uygun ve tutarlı olmasıdır.
-
Tanıkların görgüye dayanmayan, davacı veya davalının anlattıklarını aktaran veya dayanağı olmayan soyut beyanlarına göre karar verilemez. Bu nedenle tanıklarınızın tanıklık yapacakları hususlarda mutlaka ÅŸahit oldukları durumlara dayanan bilgi sahibi olmaları gerekir. Örnek olarak, eÅŸinizle devamlı kavga ettiÄŸinize, onun size hakaret ettiÄŸine iliÅŸkin tanık gösterecekseniz, bu tanığın bazı kavgalarınızı bizzat görmüÅŸ, hakaretleri duymuÅŸ olması gerekir.
-
Kanunen sayı sınırlaması yoktur, davanın niteliÄŸine göre çok sayıda tanık gösterebilirsiniz. Ancak hâkim tüm tanıkların dinlenmesine gerek olmadığı kanaatindeyse gösterdiÄŸiniz tanıklardan 2-3 tanesini seçmenizi ister ve yalnızca onları dinler.
-
Tanıklarınızın isimlerini ve açık adreslerini yazdığınız bir dilekçeyi, mahkemenin size verdiÄŸi süre içerisinde, mahkeme kalemine vermelisiniz.
Tazminat Hakkı
-
EÅŸinizin haklı bir sebep olmaksızın sizi evden kovması manevi kiÅŸiliÄŸe yani ruhsal bütünlüÄŸünüze yönelik saldırıdır. Mahkemeye tazminat talebinde bulunabilirsiniz.
-
Maddi ve/veya manevi tazminat, boÅŸanma davasıyla birlikte veya boÅŸanma davası sonuçlandıktan sonra talep edilebilir. Tazminatın boÅŸanma davasıyla birlikte istendiÄŸi hallerde, mahkemece hüküm verilinceye dek yargılamanın her aÅŸamasında tazminat talebinde bulunulabilir. Bu tazminatların boÅŸanma davası ile birlikte talep edilmemesi halinde ilgili dava, boÅŸanma kararının kesinleÅŸme gününden itibaren 1 yıl içinde açılmalıdır. BoÅŸanma davasıyla birlikteki maddi ve/veya manevi tazminat talepleriniz harca tabi olmayacak ve vekalet ücreti doÄŸmayacaktır. Bu halde yalnızca boÅŸanmaya iliÅŸkin harç ve ücretler söz konusudur. BoÅŸanma davasından sonra açılacak tazminat talepli davalarda ise nisbi harç ve vekalet ücreti söz konusu olacağından, tazminat taleplerinizi boÅŸanma davası ile birlikte dile getirmek faydalı olur.
-
Maddi tazminat miktarı belirlenirken tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın alım gücü, kusurun ağırlığı, maddi desteÄŸin baÅŸka bir yolla karşılanmasının mümkün olup olmadığı, kadının yaşı ve evlenme ÅŸansı, ortalama yaÅŸam süresi, hakkaniyet ilkesi gibi hususlar dikkate alınacaktır. Manevi tazminat belirlenirken tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın alım gücü, manevi tazminata neden olan eylemin ağırlığı göz önüne alınacaktır.
Onur Kırıcı Davranış
-
EÅŸinizin sizin hakkınızda baÅŸka insanların yanında aÅŸağılayıcı konuÅŸması size, onur kırıcı davranış sebebiyle boÅŸanma davası açma hakkı vermektedir. Onur kırıcı davranış sebebiyle boÅŸanma davası açabilmek için davranışın ağır olması gerekmektedir. Davranışın onur kırıcı olup olmadığını aile mahkemesi eÅŸlerin karakterlerini, sosyal durumlarını vb. inceleyerek takdir eder.
-
EÅŸiniz size hakaret etmiÅŸ olduÄŸu için kendisine onur kırıcı davranış sebebiyle boÅŸanma davası açabilirsiniz. EÅŸinizin size ettiÄŸi hakaretlerden sonra bir ÅŸey olmamış gibi davranmamanız mahkeme huzurunda örtülü af olarak kabul edecektir ki affeden taraf artık onur kırıcı davranış sebebine dayanarak dava açamaz. Bu sebeple ÅŸayet boÅŸanmak istiyorsanız eÅŸinizin size bundan sonra hakaret etmesi durumunda af hükümlerini doÄŸuracak ÅŸekilde davranmamalısınız.
Suç İşleme Sebebiyle BoÅŸanma
-
Hırsızlık ve Dolandırıcılık, Sahtecilik küçük düÅŸürücü suçlardır. Bu sebeple eÅŸinize küçük düÅŸürücü suç iÅŸleme sebebiyle boÅŸanma davası açabilirsiniz. Ancak bu sebebe dayanmak için suçun evlendikten sonra iÅŸlenmiÅŸ olması gerekir.
İhtiyati Tedbir Konulması
-
BoÅŸanma davası devam ederken mevcut durumda meydana gelebilecek bir deÄŸiÅŸme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli derece zorlaÅŸması ya da tamamen imkânsız hale geleceÄŸinden endiÅŸe edilmesi veya gecikme sebebiyle zararın meydana gelebilme ihtimaline karşı olarak mal üzerine ihtiyati tedbir koyulmasını eÅŸler talep edebilir.
-
İhtiyati tedbir, gayrimenkuller, motorlu araçlar, banka hesapları vs. hakkında verilebilir. İhtiyati tedbir talebi boÅŸanma davası açılmadan önce yetkili ve görevli mahkemeden istenebilir. Bir baÅŸka ihtimal boÅŸanma davası açıldıktan sonra davanın görüldüÄŸü mahkemeden de ihtiyati tedbir talep edilebilir. İhtiyati tedbir, nihai kararın kesinleÅŸmesine kadar devam eder.
-
EÅŸinizden ÅŸiddet görüyorsanız, 4320 Sayılı Ailenin Korunmasına Dair Kanun kapsamında Aile Mahkemesine baÅŸvurma hakkınız bulunmaktadır. Hakim olayın niteliklerini inceleyerek aÅŸağıdaki tedbirlerin bir veya birkaçına veyahut tamamına hükmedebilir:
-Kusurlu eÅŸin ÅŸiddete veya korkuya yönelik davranışlarda bulunmaması,
-Kusurlu eÅŸin müÅŸterek evden uzaklaÅŸtırılması,
-Evin (aile konutunun) ÅŸiddete uÄŸrayan eÅŸe ve çocuklarına tahsis edilmesi,
-Şiddet uygulayan eşin eve yaklaşmaması,
-Şiddet uygulayan eşin ev eşyalarına zarar vermemesi,
-Şiddet uygulayan eşin aile bireylerini iletişim vasıtalarıyla rahatsız etmemesi,
-Åžiddet uygulayan eÅŸin silah ve benzeri araçlarını zabıtaya teslim etmesi,
-Åžiddet uygulayan eÅŸin alkollü veya uyuÅŸturucu herhangi bir madde kullanmış olarak ortak konuta gelmemesi.
Şiddet Uygulanması
-
Åžiddet, Türk Medeni Kanunu uyarınca boÅŸanma sebebidir. Ancak affeden tarafın artık bu hususa dayanarak boÅŸanma davası açmaya hakkı yoktur.
-
Evlilik birliÄŸinin temelinden sarsılmasının sebepleri; Duygusal ÅŸiddet, Ekonomik ÅŸiddet, Görsel ÅŸiddet, Cinsel ÅŸiddet, Sosyal ÅŸiddet ve Fiziksel ÅŸiddet dir.
-
EÅŸinizin iÅŸten çıkmanıza bilerek ve isteyerek sebep olması ekonomik ÅŸiddettir. Bu nedenle evlilik birliÄŸinin temelinden sarsılması sebebine dayanarak boÅŸanma davası açabilirsiniz.
-
EÅŸinizin ailesiyle ilgilenmesi evlilik birliÄŸinin gereÄŸidir. EÅŸinizin ilgisizliÄŸi duygusal ÅŸiddettir ve boÅŸanma sebebidir. Evlilik birliÄŸinin temelinden sarsılması sebebine dayanarak eÅŸinize boÅŸanma davası açabilirsiniz.
-
EÅŸinizin aşırı kıskançlığı sebebiyle sizi kimseyle görüÅŸtürmemesi duygusal ÅŸiddettir. Bu sebeple eÅŸinize evlilik birliÄŸinin temelinden sarsılması sebebiyle boÅŸanma davası açabilirsiniz.
Çocukların Velayeti Konusu
-
Hakim velayete karar verirken çocuÄŸun menfaatini göz önünde bulundurur.
-
Velayet kararı verilirken esas olan çocuÄŸu korumak, anne babanın ayrılmasından mümkün olduÄŸunca az zarar görmesini saÄŸlamaktır. Buna göre velayeti alan tarafın, çocuÄŸun eÄŸitimi ve sosyal hayattaki ihtiyaçlarını karşılayabilecek durumda olması gerekir.
-
Uygulamada genellikle küçük yaÅŸtaki çocuÄŸun velayeti anneye verilir. Bunun nedeni çocuÄŸun anne bakımına ilgi ve ÅŸefkatine daha çok ihtiyaç duymasıdır. Duruma göre hakim, babanın velayetin doÄŸuracağı sorumlulukları daha iyi yerine getireceÄŸini takdir ederse velayeti babaya da verebilecektir.
-
İdrak çağındaki çocuÄŸun mahkemece dinlenilmesi ve fikrinin sorulması gerekmektedir.
-
Aile mahkemesi velayet hususunu düzenlerken mutlaka anne babanın saÄŸlık durumunu araÅŸtıracaktır. EÅŸiniz alkol bağımlısı ise aile sistemi uzmanlarından bu hususta rapor alınacaktır. Bu rapor mahkemede delil olarak kullanılacaktır.